'Nefretin Bir Kanıtı'
Sanatçı Shahzia Sikander, Houston, Teksas'ta bir heykelinin başı kesildikten sonra bu hafta onu onarmayacağını söyledi ve eserin mevcut haliyle "toplumumuza nüfuz eden nefret ve bölünmeyi" anlattığını açıkladı.
Sikander daha önce heykeli olduğu gibi bırakmayı planladığını belirtmiş olsa da, Salı günü Washington Post'ta yayınlanan bir köşe yazısında kararını uzun uzun anlattı. Eserin sergilendiği Houston Üniversitesi'nden baş kesme hakkında bir açıklama daha yapmasını istedi ve baş kesenlerin, o sırada Teksas'ı vuran bir kasırga nedeniyle bu eylemlerinden sıyrılabileceklerini düşünmüş olabileceklerini tahmin ediyor.
Witness (2023) adlı heykel, bu yılın başlarında kürtaj karşıtı grupların tepkisiyle karşı karşıya kaldı. Bunlardan biri, eserin İbrahimî dinlerle ilişkilendirilen boynuzlu varlıklara gönderme yaptığı için "şeytani" imgeleri desteklediğini iddia etti. Ancak Sikander, bu yılın başlarında "Onlarda şeytani hiçbir şey yok" dedi.
Sikander daha önce, iki sarmal örgüsü olan kadın figürünün, özellikle ABD'de kürtaj haklarını ciddi şekilde kısıtlayan 2022 tarihli Yüksek Mahkeme kararının ardından, "nesiller boyunca kendi bedenlerine sahip olma hakları için topluca mücadele eden kadınların" "ruhuna ve cesaretine" bir övgü olarak tasarlandığını söyledi.
Temmuz ayında Witness heykeli Houston Üniversitesi'nde başı kesilerek idam edildi. Baş kesme işleminin video görüntüleri, olayın Beryl Kasırgası sırasında gecenin bir yarısı gerçekleştiğini gösteriyordu.
Sikander bu hafta Washington Post'ta "Dünya genelinde, özellikle de Amerika Birleşik Devletleri'nde kadın haklarının gerilemesine tanık olduğumuzda, sanat bir meydan okuma aracı olarak işlev görebilir," diye yazdı. "Ayrıca düzeltmeye giden bir yol da olabilir. Heykele karşı çıkan insanların, heykelin kadın gücüne dair mesajına itiraz ettiği benim için açık."
"Hayal gücünü geliştirmek, empati kurmak, siyasi ayrılıkları aşmak ve ortak insanlığımızı ilerletmek için sanat" ifadesini kullanan Sikander, "Heykeli olduğu gibi bırakmalıyız: Toplumumuza nüfuz eden nefret ve bölünmenin bir kanıtı." diye sonlandırdı.
Bir başka yaygın görüş de toplumun asilime edilmesinde bu tarz sanatçıların öne çıkarılmasına tepki mahiyetinde demokratik bir 'karşı eyleme' şahit olduğumuzu belirtiyor. Küreselleşmenin finanse ettiği ayrılıkçı akımlar, halk kitleletinde çok estetik olmasa bile özgün cevaplar yaratabiliyor.